Suriye’deki Yahudi Cemaati’nin yaşadıkları tüm diğer Arap ülkelerindeki Yahudilerin yaşadıkları gibi acımasızdı.
1930’lar da Nürnberg tipi Yahudi karşıtı yasalar,1945’ler de Yahudi okullarının Araplaştırılması ve taşınmaz edinmeye gelen yasaklar.
1947’de Halep’te 150’den fazla Yahudi dükkânı yağmalandı ve tahrip edildi.İki yıldan kısa bir süre sonra,1949 da banka hesapları donduruldu ve yine aynı yıl içerisinde Şam’daki Al-Menashe Sinagoguna el bombası atıldı,14 kişi öldü,32 kişi yaralandı.
Yom Kippur Savaşı’nın (6-25 Ekim 1973 tarihleri arasında Mısır ve Suriye liderliğindeki Arap devletlerinin İsrael’e karşı başlattığı savaş)
ardından Yahudilere uygulanan öfke ve işkenceler artık çekilmez hale geldi;
Suriye hükümeti,Yahudilerin kullandığı telefon hatlarını kesti,postalarına erişmelerini engelledi.Ve ardından da okullardan,işlerinden çıkarıldılar.
1974’te Mossad ve Thasal ortak operasyonlarla,Yahudileri Suriye’den gizlice çıkarmak için insan üstü bir çaba harcayarak 3.000 den fazla Yahudi’yi kurtarmayı başardı.
Ne yazık ki,Suriyeliler bu durumdan haberdar olunca korkulan El-Muhebarat (Suriye gizli servisi) yüksek alarma geçip sınırdaki asker ve silah sayısını arttırdı.
Bu noktadan sonra geride kalanlar için,iki yol kalmıştı ya şiddettin,zorbalığın tahakkümü altında belirsiz bir geleceğe doğru hayata tutunmaya çalışmak yada her şeyi göze alıp bir şekilde bu şiddet diyarından ailenizi çıkarmaya çalışmak …
Böylece Zeibak ailesi;Fara Zeibak (24),kız kardeşleri Lulu Zeibak (23),Mazal Zeibak (22) ve kuzenleri Eva Saad (18)’ı,meraklı komşular çocukların yokluğunu fark etmeden önce Israel’e gönderebilmek için bir grup kaçakçıyla anlaştılar.
Lulu,Mazal,Fara ve Eva kaçakçılarla buluştu …
Kızların cesetleri 2 Mart 1974’te El-Zabadani’nin dışındaki bir mağarada;
Öldürülmeden önce tecavüze uğramış,bedenleri parçalara ayrılmış ve neredeyse tanınmayacak kadar asitle yakılmış bir şekilde bulundu.
Suriye polisi,kızların kalıntılarını çuvalla ailerine iade etti.
Ve aynı mağarada Israel’e,özgürlüğe ulaşmaya çalışan daha önceki bir katliamın kurbanları olan Natan Shaya (18) ve Kassem Abadi (20)’nin kalıntıları da bulundu.
Suriye hükümet’inin resmi açıklaması kaçakçıların sorumlu olduğu yönünde olmakla beraber,çoğu insan vahşetin Suriyeli askerler tarafından yapıldığına inanıyor.
SARP OBAY