FİLİSTİN DOSYASI : Dört harita, beş, altı….yedi yalan

Derin Strateji

Bu haritalar Dört harita, beş, altı….yedi yalan

2,000 yılından beri internette dolaşıyor. Dört harita ile kaç yalan söylenebilir…

Dilerseniz biraz daha eskilere gidip burada anlatılmayan gerçeklere de bir bakalım.

Sıfır ve eksi bir numaralı haritalar: Bütün gerçeği söylememe yalanı

Bu harita Ortadoğu Filistin mandasını gösteriyor: Yahudilere vaad edilen bir vatanı içeren bölgenin haritası. “Palestine” adı verilen, ve Araplarla Yahudiler arasında bölünecek toprakları. Batı kısımda Filistinliler yaşıyorsa, doğuda kimler yaşıyordu?

Tarihten biraz haberi olanlar, bu dört haritanın Temmuz 1922 ve 14 Mayıs 1948 arası varolan bir Filistini gösterdiklerini bilirler. Yukarıdaki harita, yani Filistinin tümünü içeren tüm harita gösterilse, “Filistin” hikayeleri bu kadar acıklı olmazdı.

Bu haritadaki İngiliz mandası sadece 6 ay sürdü, fakat o zaman bile bugünkü anlamında Filistin değildi. Asıl Filistin’in üçte ikisi İngilizler tarafından Hicaz bölgesi hakimi olan Haşimilere verildi ve bu bölgeye Transjordan – Ürdün nehrinin ötesi adı verildi

Haşimilere verilen bu üçte ikilik toprak parçasının Yahudilere vadedilen vatana dahil olup olmadığı hala tartışıla dursun, akla diğer bir soru geliyor: Bu topraklar Haşimilere verildiğine göre buralarda Filistinliler yaşamıyor muydu? O topraklarda yaşayan Araplar kültür, lehçe ve hatta giyim kuşam bakımından kendilerine Bedevilerden ayırd etmek için “Filistinli” adı veren, ve Ürdün nehrinin batısında yaşayan Araplardan hiçbir farkları yoktur. Bu haritalarda Filistinlilerin yaşadığı yerler yeşille gösteriliyorsa, “Transjordan” başlangıcından beri ufalmayan kocaman bir yeşil alan.

Dilerseniz biraz daha da geriye, 1917 ye ve hatta bu tarihten 300 sene öncesine gidelim. Osmanlı imparatorluğunun topraklarını gösteren haritaların sınırları, gösterilen yeşilli beyaz haritalara hiç benzemiyor. Filistin diye bir bölge adı yok, çünkü öyle bir yer yok. En azından bu isimde bir idari bölünme, vilayet veya sancak yoktu. Bölgenin Osmanlı idaresinde kaldığı Mondros mütarekesine kadar burada Nablus ve Akka sancakları, Beyrut vilayetinin güneyi ve Kudüs mutasarrıflığı vardı. Filistin diye ayrı bir bölge yoktu.

Birinci harita: 1946

Topraklar İngilizlerindi

İngilterenin Filistin mandasında yaşayan Arapların kendilerine “Filistinli” demediklerini, bu deyimi buralarda yaşayan Yahudiler için kullandıklarını şimdilik bir yana bırakalım. 1946 haritasındaki beyaz noktalar Yahudilere ait %8 toprağı gösteriyorsa, bu toprakların geri kalan %92 si, yani yeşil kısım Müslüman Filistinlilere mi aitti? Hayır değildi.

İngilizler Birinci Dünya savaşı sonunda Osmanlılardan aldıkları topraklarının tapularını araştırdılar. Bu toprakların %3 i Osmanlı Sultanına, ve %70 kadarı orada egemeb Osmanlı devletine aitti. Egemenlik el değiştirince söz konusu topraklar yeni egemen devletin tasarrufunda geçti, ve “krallık toprakları” oldu. Dolayısıyla 1946 da toprakların %75 i İngilizlerindi, ve bu haritada kırmızıyla göstermek daha doğru olurdu.

Bunun ispatı, II Abdülhamid’in toprak satın almak isteyen Theodor Herzl’e cevabıdır: “Ben bir karış dahi olsa toprak satmam, zira bu vatan bana değil, milletime aittir. Milletim bu vatanı kanlarıyla mahsuldar kılmışlardır.” (wikipedya)

Özetlersek: Filistin hükümranlığı yok; İngiliz mandası sınırları içinde Araplara ait topraklar, Osmanlı idaresi tarafından çeşitli sınıflandırlmalara tabi tutulmuş araziler dahil %15 kadar. Aslında bu da yanıltıcı bir rakam: Arapların topraklarının yarısı Bedevilerin otlak yerleriydi ve satılamazdı. Otlaklar haricinde, Araplar ve Yahudiler aşağı yukarı aynı toprak miktarına sahiptiler. Diğer yandan, Sayın Erdoğan Osmanlı Tapu kayıt suretlerini Filistin Özerk Yönetimine verdiğini ifade etmişti. Bu kayıtları bir zahmet dünya kamuoyuyla da paylaşsa da hepimiz bundan feyizlensek. Osmanlı Tapu Kayıtları netameli bir konu. Bu fasıl açılırsa içinden kimbilir başka neler çıkar.

İkinci Harita: 1947

Kabul etmiyoruz fakat üzerinde hak iddia ediyoruz

Arapça küstah kelimesinin karşılığı nedir acaba?

İngiliz mandasının Araplarla Yahudiler arasındaki bölünme planını, Filistin yüksek Arap komitesi dahil, Arap ligi’nin de desteklediği tüm Arap dünyası reddetti. Arapların istedikleri belliydi. Toprakların hepsine sahip olmak ve Yahudilere yaşam hakkı tanımamak: Savaş kaçınılmazdı ve Araplar kaybettiler.

Burada ufak bir hatırlatma yapalım. Araplar bölünme planını kabul etseler bile Arap toprakları Filistin toprağı değildi: Plan, toprakları Yahudi ve Arap toprağı olarak bölmeyi teklif etmişti. İki devlet yaratmayı değil. Nitekim bu savaş sonucu Filistininin bir kısmını ele geçiren Arap ülkelerinin bu topraklarda neler yaptıklarını birazdan göreceğiz.

Planda Yahudi toprakları olarak belirlenen kısımda büyük bir Arap azınlık vardı; bir kısım Yahudiler de Arap toprakları olarak belirlenen kısımda kalacaklardı. Özel mülkiyete dokunulmayacak, Arapların özel toprağı Arap olarak kalacaktı. Sadece hükümranlık değişecek ve Araplar topluca göç etmeyeceklerdi. Savaş çıkmamış olsa Arap topraklarında kalan Yahudilerin kaderi ne olurdu bilinemez. İyi ki bunu görmedik!

Üçüncü harita: Ürdün ve Mısır’ın toprak iştahı

1948 Arap İsrail savaşı İsrailin mutlak bir zaferiyle sonuçlanmadı. Arapların vaad etiği soykırım olmadıysa da, Mısır ve Ürdün orduları bu haritadaki yeşil kısımdaki toprakları ele geçirdiler ve işgal ettiler. Mısır işgali altındaki Gazzede sözüm ona bir Filistin hükümeti kurulduysa da bu hükümeti Arap ligi devletlerinden başka kimse tanımadı. Mısıra tamamen bağlı bu hükümetin hiçbir etkisi veya icraatı olmadı.

Mısır başkanı Nasır, Pan Arabizm ideolojisi doğrultusunda 1959 da Gazzedeki Filistin hükümetini dağıttı. Mısır 1967 ye kadar Gazze şeridini işgal etmeye devam etti. Gazzelilerin bölgeyi terketmeleri yasaktı. Mısır Gazzeyi ilhak etmedi, ve askeri bir vali atayarak o bölgeyi işgal edilmiş bir bölge gibi kontrol etti. Gazzedeki Filistin de böylece sona erdi.

Ürdün (zamanında adı TransJordan, yani Ürdün nehrinin ötesi) bunu da yapmadı. İşgal ettikleri toprakları doğrudan doğruya ilhak edip ülkenin adını Ürdün Haşimi Krallığı oladak değiştirdi. Fakat hiç olmazsa orada yaşayan halka Ürdün vatandaşlığı verdi. Bu, Mısırın yaptığından çok daha fazlasıydı.

Bu toprakların İsrail tarafından alınmasından 21 sene sonra, yani 1988 de Ürdün Batı Şeriyadaki topraklarında hak iddia etmekten vazgeçti. Bu hakkından vazgeçmesiyle eş zamanda, Batı Şeriyada yaşayan 1.5 milyon Filistinli Ürdünlünün vatandaşlığını da iptal etti. Ürdünün Batı Şeriya adı verdiği topraklardaki Filistin de böylece başlamadan son buldu.

Haritadaki en kuyruklu yalan da Kudüs / Yeruşalayim. Bölünme planına göre uluslararası bir şehir olarak kalacaktı. Ürdün, diğer Batı Şeria toprakları gibi orayı da işgale etti ve ilhak ettiğini bildirdi. Doğru bir haritada, burasının da yeşil olması lazımdı.

Dört numaralı harita: Grafikle yalan söyleme sanatı

Gazze

2000 yılında Gazzede İsrail yerleşimleri vardı. 2005 te İsrail Gazzedeki tüm yerleşimleri boşalttı. Gazzede hiçbir İsrailli yoktur. Gazze’deki en son İsrailli Gilad Shalit idi ve onun da işgal veya yerleşimle uğraşmaya fırsatı yoktu.

Batı Şeriya

Bu haritayla dördüncü haritamızı karşılaştırın. Bu haritadaki yeşil alanlar Filistin yönetiminin resmen kontrolü altında olan alanlar. Abbas’ın bu bölgede ne kadar kontrolü olduğu tartışılır. Gazzede ise hiçbir kontrolü yok.

Bu haritayı göstermemizin nedeni, dördüncü haritamızın Filistinlileri bir sürü ayrı adacıkta yaşıyormuş gibi göstermesi. Yukarıdaki daha detaylı harita bu adacıkları ayıran beyaz bögelerin YOLLAR olduğunu gösteriyor. Bir yolun genişliği ne olur ki? 30 metre mi? 50 metre mi? Bu haritayı yapanlar bu yolları kilometrelerce geniş gibi göstermiş. Karşıdan karşıya birkaç saniyede geçilebilecek bir yol Nil nehri gibi gösterilmiş.

Bu haritalarda eksik olan birşey var: İsrail.

Bu haritalar özel arazi, hükümranlık ve kontrol edilen bölgeleri ayırd etmiyor. İsrailin Arap vatandaşlarına da büyük haksızlık yapıyor. 1948 savaşından beri pek değişmeyen bir oranla, İsrail nüfusunun %20 si Araptır. Çoğu büyük babalarının 1948 de yaşadııkları yerlerde yaşarlar. Haritadan tamamen silinmişler.

Kaynak: 5mfi.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir