Geleceğe Dair Mesaj
Armilus,Yahudi eskatolojisinde (İnsanlığın nihai kaderi veya Dünya tarihini sonuçlandıran olaylar) tasvir edilen en önemli karakterlerden biri ve aynı zamanda en az bilinenidir.
Armilus isminin kökeni’nin,Roma şehri’nin kurucusu olarak görülen Romulus’dan gelmesi şaşırtıcı değil çünkü Yeruşalayim’i yıkan ve o zamana kadar Yahudilere karşı en büyük katliamı gerçekleştiren Roma’lılardı.
Armilus’un kimliği,kökeni ve rolü,Tora literatüründe kendisine yüklenilen bağlam içinde anlaşılmalıdır.
Roma/Avrupa her zaman Edom olarak anılır.Edom,Yakoov’un ikiz kardeşi ve yeminli düşmanı Esav’a verilen Tora’da ki isimlerden biridir.Bu nedenle,Edom’a yapılan tüm atıflar her zaman önce Roma’ya ve ardından genel olarak Roma’nın Dünyadaki rolünü miras alan Hristiyanlığa atıf olarak anlaşılmalıdır.
Roma Katolikliği,yaklaşık 2.000 yıldır Dünya çapındaki Hristiyanlığın zirvesinde durmaktadır.Tek Kilise olmamasına rağmen yine de en büyük,en zengin ve en güçlü Kilisedir.
Kabalistik literatürde,Hıristiyanların kendi Mesihleri olarak kabul ettikleri ve ikinci defa geleceğine inandıkları Yeşu’nun (İsa),bir dizi enkarnasyona sahip olduğu bu nedenlede Yeşu’nun hem Yakoov’un kardeşi Esav’ın hem de Hevel’in(Habil)erkek kardeşi Kayin’in(Kabil) reenkarnasyonları olduğu düşünülür.Hem Esav hemde Kayin (Kabil) şiddet uygulayan,şiddete düşkün karakterleri sembolize eder.
Kilise ise tam tersi olarak her zaman Yeşu’nun (İsa)barışçıl bir pasifist olduğunu resmetmiştir ama Yeşu gerçekte bir şiddet adamı olduğu için Kilise de onun izinden gitti ve bu nedenle de insanlık tarihinde,Katolik Kilisesi’nden daha fazla ölüm ve acıdan sorumlu olan bu kadar şiddet içeren bir başka kurum olmadı.
Midraşik kaynaklara göre,Roma şehrinin altında gizli bir buluşma yeri olduğu söyleniyor.Bu yerde güzel genç bir kadının gerçek boyutunda bir heykeli olduğu ve bu heykelle rahiplerin gelip tohumlarını döktüğü
ve heykelin bu tohumlarla hamile kalıp bir çocuk doğurduğu söyleniyor.(Heykel’in şehri belli ki Roma’dır;Bir kadın heykelinin bu yerle ilişkilendirilmesi,Bakire Meryem Ana olarak tanımlanan Madonna’ya bir göndermedir.Bu durumda da Katolik Rahiplerin yaptığı heykelden doğan çocuk Yeşu’dan başkası olamaz)
Armilus daha sonra Yeruşalayim’e saldıracak,Yaakov’un soyundan gelen “Nehemya ben Hoşiel’i” öldürüp Yahudileri yaklaşık 40 gün sürecek olan sürgün hayatına esir edecektir.Daha önceki dönemlerde bu kadar şiddetli bir zulüm görmeyen Yahudiler ne yapacaklarını şaşıracaklar ve Tanrı’ya dua edeceklerdir.
Sonunda bu en sıkıntılı dönemde Tanrı asıl kurtarıcı olan Maşiah Menahem ben Amiel’i göndererek tüm Yahudileri bu zulümden kurtaracaktır.
Bu hikaye’nin bir metafor mu yoksa gerçekten böyle bir heykel’in veya böyle bir ritüel tohumun dökülmesi olayının olup olmadığı önemli değil.Çünkü Armilus’un doğumunun bu hikayesini bize öğretmeye çalıştığı bağlam içinde anlamalıyız.
Hıristiyan Maşiah Yeşu,yeniden düzenlenmiş bir Kilise bayrağı altında modern bir Dini/Seküler yeni Avrupa İmparatorluğuna liderlik etmek için yeniden canlanacak.
Nistarot Şel Rabbi Şimon B.Yohay’da,Armilus figürü;Kel,küçük gözlü,alnında cüzzam hastalığından kalma iz olan,sağ kulağı duymayan bu nedenle de insanlardan biri ona olumlu şeyler söylediğinde sağ kulağını,olumsuz şeyler söylediğinde ise sol kulağını uzatacak olan bir insandır.
Hiç kimse kesin ayrıntıları veya tarihleri yada tam olarak ne olacağını ve nasıl olacağını bilmiyor.Nitekim Armilus’un doğası ve kimliği hakkında yukarıda tartışılan herşey,geleceğe dair şuan için mevcut olan mesajların anlaşılmasına dayanmaktadır.
Sarp OBAY